Günümüz Türkiye’sindeki yeni yetme şarkıcılardan çok azını bu kategoriye koyabiliriz. Başını Sıla’nın çekeceği gayet kısa bir liste olacaktır bu. “Ne varsa eskilerde, büyüklerde var” derler ya işte gerçekten çok doğru bir cümle bu. Türkiye’de sayılıdır Nükhet Duru gibi sesler. Azdır böyle kusursuz yoruma sahip olanlar. Hiç yok gibidir tek bir hata yapmadan, her bir yorumda şarkıya yeni bir lezzet getiren yorumcular.
O kadar sevindim ki konser serisi olduğunu duyunca. Bir kere izleyebildim Nükhet Duru’yu, o da Candan Erçetin ve Erol Evgin’le beraber verdiği Melih Kibar / Çiğdem Talu şarkıları konserinde. Nitekim en iyi albümlerinden birisinin ‘Sevgiyle El Ele’ isimli canlı kayıt konser albümü olduğunu düşündüğüm bu büyük ustanın daha çok konser vermesi gerekiyor. Ama bizim çok sevgili halkımız iyi sesten, iyi yorumdan ne anlar ki? Liste başı Demet Akalın gibi bir şarkıcı oluyorsa müzik kriterlerimiz tamamen sesten uzaklaşmış demektir. Artık cidden sesin ve yorumun ne kadar önemsiz olduğu anlaşılıyor.
Neyse ki sonunda güzel haber geldi ve Nükhet Duru’nun bir turneye çıkacağı duyuruldu. Şubat ayından başlayıp yaz sonuna kadar çeşitli illerde Timur Selçuk’la beraber ‘Bizim Şarkılarımız’ adı altında konserler verecek olan Nükhet Duru şimdiden yoğun bir prova dönemine girmiş. Repertuarın nasıl olacağı ise merak konusu. Bence mutlaka ‘Destina’, ‘Beni Kör Kuyularda’, ‘Kaldırımlar’ gibi Nükhet Duru’nun sesiyle zirveye taşıdığı şarkılar olmalı.
Aslında Nükhet Duru’nun kıyıda köşede kalmış o kadar güzel, o kadar değerli şarkıları var ki bu şarkıları Nükhet Duru’nun o kusursuz sesinden canlı canlı dinlemeyi çok isterim. Bunlardan bir tanesi ‘Aynada Dün Gece’. Aysel Gürel’in muhteşem sözlerinden oluşan, Nükhet Duru’nun sesiyle şaha kalkan bu şarkı yaşlanma belirtilerini hisseden bir kadının gençliğine duyduğu özlemi anlatıyor. Aysel Gürel kelimeleri o kadar güzel bir araya getirmiş ki şarkıyı dinleyince etkilenmemek mümkün değil. Diyor ki “Aynada dün gece, bir resim gibi, yüzümü yeniden çizmek istedim. Yılların o derin çizgilerini gönlümce boyayıp silmek istedim. Ben hala o kadınım…”
Birçok müziksever tarafından bilinen ama bence yine de hak ettiği değeri tam görmeyen bir diğer şarkı ise ‘Kaldırımlar’. Bir sokak fahişesinin hikâyesinin, Mehmet Teoman tarafından anlatıldığı bu şarkı gerçekten çok etkileyici. Cenk Taşkan’ın yönetimiyle verdiği ‘Sevgiyle El Ele’ konserlerinde de seslendirmişti bu şarkıyı Nükhet Duru. Ama nasıl seslendirmek… Seslendirmek değil belki de, yaşamaktı bu. Sadece piyano ve Nükhet Duru… Hatta şarkının sonlarına doğru orkestra susuyor ve Nükhet Duru orkestrasız devam ediyor. Nefes kesici…
Nükhet Duru her canlı şarkı söylemesinde sanki kendi büyüklüğünü yeniden kanıtlıyor gibidir. Öyle devleşir, öyle büyür ve bu büyümeyi öyle ağırbaşlı, öyle ustaca yapar ki oturduğunuz yere çakılı kalırsınız. İşte sırf bu sebeple, işte sırf şu an piyasada bulunanların %95’inin bu kadının tırnağı bile olamayacağının kanıtı olması açısından bu konserlere gidilmelidir.
Sezen Aksu, Ajda Pekkan ve Nilüfer’in oluşturduğu yoncanın dördüncü yaprağı Nükhet Duru’dur. Ama Nükhet Duru’nun hak ettiği yerde olduğunu düşünmüyorum. Böyle bir sesin daha çok konser vermesi, daha sık albüm yapması, belki özel projelerde yer alması gerekiyor. Mesela benim kişisel olarak en çok isteyeceğim şeylerden birisi Nükhet Duru’nun yeniden bir müzikalde yer alması. Uçuşan kabarık etekleri, enerjisi, yıllar geçmesine rağmen bir gram bozulmayan, aksine gittikçe lezzetlenen dupduru sesiyle Nükhet Duru’nun başrol oynayacağı bir müzikal muhteşem olmaz mıydı?
Ama hep dediğim gibi sorun bizim halkımızda. Mesela Nükhet Duru’nun son albümü ‘Tam Zamanında’. Tam bir başyapıt, bir tek boş şarkı yok. Hepsi birbirinden güzel, hepsi ayrı bir hikâye anlatıyor ve hepsinde o çok özlediğimiz Nükhet Duru’yu duyabiliyoruz. Ama günümüzde popülerlikle ölçülen başarının var olduğu bir toplumda böyle sanatsal bir çalışmayı kime sunabilirsin ki? Diyarbakır’da mayına basıp ölen Ceylan’a yakılan ağıdı kime anlatabilirsin ki? Müziğin boş sözler yazılıp altına saçma sapan melodilerin serpiştirildiği bir saçmalıklar eseri olarak yapıldığı şu ülkemizdeki milli değerleri biz kendi elimizle yok ediyoruz! İşte yok etmememiz gereken değerlerden bir tanesi de Nükhet Duru’dur.
‘Bizim Şarkılarımız’ konserlerinin tarih ve mekân bilgilerini yazımın altında paylaşıyorum. Eğer gerçek bir müzik ziyafeti çekmek istiyorsanız bu konserlere gitmenizi şiddetle öneririm. Bırakın Nükhet Duru sizi birkaç saatliğine etkisi altına alsın, Nükhet Duru’nun sesiyle o eşsiz yolculuğa çıkın. Sokak fahişelerinin, savaş ve barışın, Ceylan’ın hikâyesini dinleyin. Zira Nükhet Duru sadece aşk şarkıları değil, her konuda şarkı söyler. Bir de size şöyle yüksek tonlarda ‘Destina’ söylerse işte o zaman koltuğunuza çakılmanız işten bile değil. Hepinize iyi haftalar.
Bizim Şarkılarımız Konser Takvimi
10-11 Şubat İzmir / E.Ü. AKM Yunus Emre Salonu
15 Şubat Bursa / Merinos Park Atatürk Kültür Merkezi
26 Şubat Ankara / ODTÜ Kemal Kurdaş Salonu
4 Mart Adana / Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu
5 Mart Mersin / Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre Merkezi
8 Mart Eskişehir / Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi
16 Mart İzmit / Süleyman Demirel Kültür Merkezi
NOT : Eklenecek yeni konserlerin tarih ve mekân bilgilerini bizimsarkilarimiz.com adresinden takip edebilirsiniz.
Emre Toprak
http://www.popkedi.com/14/post/2014/02/nukhet-duru-sahnelerde.html
nükhet abla seni çok seviyorum gerçekten çok güzelsin çok tatlısın canım benim
YanıtlaSil