3 Kasım 2012 Cumartesi

'Ağlaya ağlaya şarkı okudum'

Nükhet Duru, 'Tam Zamanında' adlı albümüyle geri döndü. 37 yıllık dostu Sezen Aksu'nun 7 şarkıya imza attığı çalışmada, Diyarbakır'da 3 yıl önce havan mermisiyle hayata veda eden Ceylan Önkol'un dramı da notalara döküldü. Duru, 'Gözümden yaş geldi. Şarkıyı burnumun direği sızlayarak, yaşayarak söyledim' dedi

Uzun zaman oldu soluğunu duymayalı Nükhet Duru'nun... 10'lu yaşlarımda evinin koridorlarında koştuğum, uzaktan hayran hayran seyrettiğim o güzel kadınla Boğaz manzaralı bir otel odasında buluştum önceki gece. Herkes 'özledik' derken 'Tam Zamanında'yla çıktı geldi... O gece aslında üç kişi vardı odada. Her yönüyle Nükhet Duru, ruhuyla Sezen Aksu ve hayranlığımla ben... Gecenin en zor anı, Aksu'nun 2009'da Diyarbakır'ın Lice İlçesi'nde bir havan mermisiyle hayatını kaybeden Ceylan Önkol için yazdığı şarkıyı dinlerken yaşandı.


ÖZEL BİR  DOSTLUK

Henüz 12'sinde yitip giden Ceylan, Sezen'in kalemi ve Nükhet'in sesiyle can buldu o odada... Dişlerim kenetli, boğazımda bir yumrukla... 'Tam Zamanında' adlı yeni albümü 9 Kasım'da raflardaki yerini alacak olan Duru'yla albüm hikayesinden yaşadığı zor günlere, hobilerinden, Sezen Aksu'yla imrenilesi dostluklarına kadar her şeyi konuştuk. İşte noktasına, virgülüne dokunmadan, o sohbet...


''O' ÖLDÜ BÜYÜDÜM'

ALBÜM, fotoğrafından repertuvarına 10 yıldaki ruh halimi anlatıyor. Son 10 yılda doğru dürüst albüm yapmadım. Uzun süre annemle ilgilendim ve bu beni çok etkiliyordu. Acı çekerken cesaretli olamıyorum. Annem öldüğü gün ben büyüdüm. O acılı dönemde biriktirdiğim 'tortuları' en yakın arkadaşımla, Sezen'le paylaşınca bu iş çıktı ortaya. 37 yıllık arkadaşlığımız var. 7.5 şarkı onun olduğundan iş başkalaştı.
ŞARKILARIN içinde 'Ceylan'ın yeri ayrı. Acısı, duygusu büyük... Duyunca gözüm yaşardı. Okurken de çok tıkandım ama kesmedim. Böyle yoğun bir şarkıyı burnumun direği sızlayarak, yaşayarak söyledim.


ŞARKINI SÖYLE...

ÇOK 'üreyen' ortalama müziklerle, 'sade suya tirit işlerle' baş edebilmem mümkün değildi. İçimde yaşadığım küskünlük sebebiyle, yorumculuk dışında işlere girdim. Bir gün internette şöyle bir yorum okudum: Biz Nükhet Duru'nun repertuvarının büyük şairler, büyük besteler, zamansız şarkılardan oluştuğunu biliyoruz da ne diye bu kadıncağız elinde bir tahta kaşık her gün soğan kavuruyor karşımda...
Adam, 'sen git başkası yemek yapsın, sen işini yap, şarkı söyle' diyor. Bu beni uyandırdı.


LİTERATÜRLÜK İNSAN

BU albümde konuşma tonunda şarkı söylemeyi öğrendim. Stüdyoda Sezen'leydik. Habire şarkı tonlarıyla oynadık. Şarkıcı olarak zaten Allah vermiş ona bir mücevher ve o da doğru kullanmış. Ama bu yönü şarkıcılığının ötesinde. Bu kadar şarkı bestelemiş bir yorumcunun eşi benzeri yok, Literatürlük biri...


OMUZUMDA YÜK

Satış kaygısını soruyorlar. Hiç kimse bu kadar emeğin üstüne 'az satsa da idare eder' mantığında olamaz. Önceden 'Satış beni ilgilendirmez' diyordum. Ama burada bir sürü insanın titrini sırtımda taşıyorum. Bunun yerine ulaşması lazım. Sıla, Fatih Kısaparmak, Mustafa Ceceli, Sunay Özgür, Mithatcan Özer, Sezen var. Aşkla verdiler şarkılarını. Bir de Polat Yağcı ve Ahu Özışık'ı 10 yıl önce tanısaydım insanların beni görmek istedikleri yerde daha erken olurdum.


'Böyle bir repertuvarı para satın alamaz'

Hiç para düşünülmedi bu projede. Böyle bir repertuvarı para yaptıramaz zaten. Ama bu albümün emri oğlum Cem'den geldi. Geçirdiğim o kötü dönemde, 'Anne bu böyle olmayacak, topla kendini' dedi. Cem, çok sevdiği Sezen'e 'Madem o kadar seviyorsun annemi müzik yapın artık' teklifini götürdü. Belki de Sezen'in yaşadığı heyecanı ben yaşamıyorum. Albümün kayıtları sırasında bir gün 'Aaa ben de sanatçıyım yahu, Şimdi hatırladım. Konserim var gidiyorum' dedi. O derece kendini verdi bu işe...


Sezen'le terzi olduk

Sezen'le yaşadığım evin altını terzi atölyesine çevirdik. 'Rukiye' adını verdiğimiz prova mankenlerimiz var.  4 dikiş makinası, bir overlok makinesi, profesyonel ütü var. O kendi vücuduna göre ben kendi vücuduma göre Rukiye'leri santimlerimize kadar ayarladık. Dizi seyredip elbiselerimizi Rukiye'lerin üzerinde dikiyoruz. Ben ayrıca nakış da yapıyorum. Mesela Sezen'in Harbiye Açıkhava konserinde giydiği iki elbisenin nakışı benden. O da ayakkabı yapıyor. 14 Şubat'ta da takı tasarımlarının yeni serisi çıkacak...



İŞTE O ŞARKI

Ah yüreğimde dörtnala atlar
Atların sağrısında kanatlar
Sağ yanım boydan boya mezopotamya
Sol yanımda rumeli ağıtları patlar
***
Gözlerime astılar seni
Ceylanım kör oldum ben
Ne havan topu ne mermi
Senle vuruldum ben
***
Ah gözümün yaşı sel Selanik
Diyarbekir'e bi' türkü selalık
Gezme ceylan bu dağlarda gezme
Gece gerdanlık gündüz mezarlık
***
Gözlerime astılar seni
Ceylanım kör oldum ben
Ne havan topu ne mermi
Senle vuruldum ben

Ben şarkı seçemem. O iş biraz strateji. Bunu albümde Sezen yaptı. 'O bunun yanında olur, bu olmaz' dedi. Çok insana sorarak yaptı bunu. Fikirler aldı, realiteden uzaklaşmadı. 'Duygusalız, çok uçuyoruz, arkadaşımla şarkılar çıkarıyoruz' gibi yapılmadı bu albüm.

Önder SARIAHMETOĞLU - Akşam

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder