8 Ocak 2020 Çarşamba

Duygu Asena'nın Nükhet Duru ile 40 sene önce yaptığı röportajdan






Halkın karşısına çıkmadan 2-3 saat önce Nükhet DURU ile konuştuk. 25 yaşında Nükhet DURU. Ama havası, konuşması, mimikleri daha da genç. Çocuksu hatta. Hani o ismi lazım değil, bazı sanatçılardaki kasılma, ses tonundaki abartılı hava, tepeden bakma, süzüm süzüm süzülmeler vardır ya, bu tip şeylerden eser yok. Çok doğal. Karşısındakiyle hemen dostça bir iletişim sağlayabiliyor. Çevresindekileri de bu davranışları ile rahatlatıyor . / DUYGU ASENA

"1969'da müziğe başladım.10 yıl oldu. Önceleri dans müziği yapıyordum. Sonra 4 yıl gazinolarda "sıra kızı" olarak sahneye çıktım. Hani uvertür dedikleri, fasıldan sonra çıkanlardandım. Ama bu arada devamlı yolumu arıyordum. Diğerlerinden farklı olduğumu biliyordum. Delişmen bir huyum olduğu için, kimse adam olacağıma inanmıyordu. En iyi şeklin kendime özgü, beni düşünerek yapılmış parçaları kapsayan müzik olduğuna inandım. Hep yerli yapıtları okudum. Yabancı parçalara söz yazarak uyarlama yoluna gitmedim. Böyle olunca parça kendinden kaybediyor. İsabetli olanı çok ender. Benimle birlikte yeni bir tür doğmuş oldu böylece. Müzik yaşamımı ikiye ayırıyorum.Yola girmeden önce, yola girdikten sonra.Yola girdikten sonra belli bir geçmişim oldu. Birçok yerde sahneye çıktım. Tabi ki en önemli amaç para kazanmaktı. Ama geçtiğimiz yılın sonlarına doğru tatminsizliğe ugradım .Para kazanıyor ama devamlı veriyordum kendimden.Daha iyi olsun diye sürekli yatırımdaydım Işık, ses, giysiler. Hep çağrıya gidiyordum, sürekli talepleri karşılıyordum. Öyle ki, artık müzik çalışacak boş vaktim bile kalmamıştı. Çekildim ve uzun süre dinlendim. Yeniden çıkışımın farklı ve isabetli olması gerekiyordu. Gelen teklifleri inceledim. Egemen Bostancı'nın halkla bütünleşme konserleri ilginç geldi. Çok çok başarılı oldu. Bu olayı geliştirerek sürdüreceğiz. Çocukluğumda başka hiçbir şey düşünmemiştim. Hep şarkıcı olmak istedim. Sesim olmasaydı, başka bir sanat dalını seçerdim. Benim kişiliğim bu.
Sahnelerdeki müziğe gelince, ne yazık ki herkes kendi derdinde.Oysa sahnede bireysel çaba olmamalı. Kimse, 'Ben, ben, ben, en iyisini ben yaparım.' dememeli. Sanatçı, sanatçıya kısıtlama getirmemeli. Önemli olan, yenilik, değişiklik,. İnsan kendine güvendikten sonra, adı sağa yazılsa ne çıkar, sola yazılsa ne çıkar.
Hayatta en önem verdiğim şey, dostluk ve sağlık. Bir gün sanatçılığı bıraksam insanlarla olan ilişkilerimin kopacağından korkmuyorum. Çünkü çok iyi dostlarım var.
Devamlı güzelleşiyor muyum? Ah çok teşekkür ederim size. Aslında hiçbir şey yapmam bu konuda. Çok pratiğimdir. Kuaföre bile gitmem, çok sıkılırım. Topuzumu kendimi yaparım. Saçımı kendim sararım. Makyajımı 15 dakikada yapıveririm. Tabii eskiden küçüktüm. Tipim oturdu herhalde.
Modaya çok nadir uyarım. Herkesin dediği gibi, ben de, içinden kendime yakışanı alırım. Beğenmediğimi uygulamam. Ana bu son modayı seviyorum. Vatkalı omuzlar, dar etekler çok kadınca. Ben hiçbir zaman oğlan çocuğu gibi olamadım. Kadınsı olmayı seviyorum..."
NÜKHET DURU..

EKİM 1979
KADINCA DERGİSİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder