23 Mart 2022 Çarşamba

Nükhet Duru'nun benim için önemi ve farkı!

İnsanın hayatına uzaktan veya yakından, hatta günümüzde sosyal medya üzerinden bile olsa bir şekilde küçücük de olsa temas eden insanların etkisi, dolayısıyla hayata bakış açısına katkısı benim için çok önemli. Çünkü tek bir kelime bile insan hayatındaki gidişatı değiştirebilir, zincirleme şekilde güzelliklere vesile olabilir. Tabi o değişikliklere, gelişmelere açık bir potansiyelin önemini görmezlikten gelemeyiz. Mesela bir sanatçının, bir kişi için öneminden bahsedebilmek için, o kişinin öncelikle sanata takipçi olarak da olsa bir ilgisinin olması gerekmez mi? Eğer insan sanatsal güzelliklerin farkına varabiliyorsa, bu kişinin sanatsal ruhuyla alakalıdır öncelikle. Sanatla uzaktan yakından hiç alakası olmayan bir insan için, dünyanın en büyük sanat olayı veya sanatçısının anlamı sizce ne kadar olabilir? Konuyu şuraya bağlayacağım; eğer benim Nükhet Duru'nun icrasından mest olacak bir sanat algım olmasaydı, Nükhet Duru dünyadaki en çok sevdiğim sanatçı olabilir miydi, '92 yılında çıkardığı "Aç Gözünü Adamım" onua olan ilgimi daha üst bir boyuta taşaıyabilir miydi? Tabi çocukluğumdan itibaren "Ben Gene Sana Vurgunum"a falan bir aşinalığım vardı elbet, hatta bu şarkı 7-8 yaşımdayken bile ilgimi çekmiş olmalı ki, radyodan duyduğum kadarıyla bile dilime dolanan bir şarkıydı. Sonra "Çakır", "Söyletme Beni" çocukken bildiğim şarkılarıydı... Demek ki yapımda olan pop opera zemini, Nükhet Duru'nun icralarını o yıllarda içselleştirmeme sebep olmuş ki, sonraki yıllarda bilinçlenince onun önemini kavramam kolay olmuş. Nükhet Duru'nun ilk üç allbümünden seçmelerden oluşan bir albüm ve 90'lı yıllardaki özel radyoların Nostalji parogramları, Nükhet Duru'yu kısa sürede özümsememi sağladı ve bu sevda bir anda Ajda Pekkan, Sezen Aksu ve Nilüfer'in önüne geçti. Aslında bu sevda hep vardı sanırım; çünkü çocuk sayılabilecek yaşlarda o televizyona çıkınca falan pür dikkat kesiliyordum ve herkesin ona bakmasını istiyor, onu övüyordum. Sanırım onu tam olarak kavrayabilmek için 20 yaşıma gelmem gerekiyormuş. Gerçi o yaşlarda da çok iyi kavrayabildiğimi söyleyemem. Çünkü "Mahmure"yi niye söylemiş, "Nadide" albümünü niye yapmış? şeklindeki eleştirel evreleri ben de geçirdim. Oysa Nükhet Duru'nun deneyselliğini ve yenilikçiliğini anlayabilmek için, harf harf, kelime kelime dinlemek gerekiyor. Eğer yüzeysel dinlerseniz, Nükhet Duru müziğini anlamak o kadar kolay bir şey değil bence. Nükhet Duru müziği çok bilinmeyenli denklemler gibidir. Çözebilmek için çok antrenman yapmak-alıcı kulağıyla dinlemek gerekir. Yoksa Nükhet Duru diyince aklınıza sadece "Mahmure" gelir, en fazla da "Destina". Lafı fazla uzatmayayım... Nükhet Duru ile bir şekilde iletişime geçmemiz, bir parantez açayım önce, benim Nükhet Duru ile iletişim kurabileceğim hiç aklımın ucundan bile geçmezdi. Çünkü öyle bir isteğim yoktu. Çünkü ben Nükhet Duru'nun müziğini seviyordum ve sevmem için kendisiyle birebir tanışmama gerek yoktu. Çünkü benim sevgim güzel şarkılara idi; Nükhet Duru da bunu sesi ve yorumuyla çok güzel ifa ediyordu. Hayatın sanat yoluyla, müzik yoluyla ifade edilmesi beni çok etkiliyordu ve Nükhet Duru bunu benim ruhuma hitap edebilecek şekilde ifade ediyordu. Onu dinlerken çok mutlu oluyor, hatta kendimden geçiyordum. İşte Nükhet Duru ile bir şekilde iletişime geçmemiz, benim sanatçı kavramını daha bir anlamamı sağladı. Hala günümüzde, özellikle internet çağında sanatçıları çok kolay eleştirebiliyoruz. Oysa biz hiç sanat yaptık mı ki; tamam, kabul ediyorum, sanatsever olmak bize o hakkı verir ama şu bir gerçek, insan üretici olmadığı sürece, çok acımasız eleştiri yapabiliyor. Gerçekten canlı türünün duygularını veya tüm hayatı sanat yoluyla, müzikle ifade etmek o kadar kolay bir şey değil. Çünkü sesleri armonik şekilde dizebilmek o kadar kolay olsaydı, herkes sanatçı olur, herkesin sanatçı olduğu bir dünyada da sadece sevgi, saygı, nezaket, barış, hoşgörü gibi erdemler daha çok hasıl olur ve huzur içinde yaşardık, daha empatik ve duyarlı olurduk. Ben Nükhet Duru ile bunu öğrendim işte. Üretmek o kadar kolay bir şey değildi. Hele bunu istikrarlı bir şekilde yıllara yayabilmek hiç kolay değildi. Ülkemizde istikrarlı olan 70'lerden günümüze kaç tane sanatçı sayabiliyoruz; bir elin parmaklarını geçmiyor işte. Nükhet Duru da onlardan biri. Nükhet Duru'nun diğerlerinden farkı ise, performansını hala sürekli ve yoğun olarak sergileyebilmesi. Bu anlamda Türkiye'de tek sanatçıdır Nükhet Duru. 5 Kuşak sahnede olabilmek dünyada bile nadir bir durumdur. Ve en önemlisi ne biliyor musunuz; bunu bu ülkede Nükhet Duru müziğiyle yapabilmektir. Bu yazıyı niye yzdım; bu hafta sonu Nükhet Duru ile ikinci defa buluşacağım çünkü...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder