7 Kasım 2022 Pazartesi

KADRİ KIYMETİ BİLİNMEMİŞ NÜKHET DURU'NUN EN ÖZEL ALBÜMÜ - 1981




Nükhet Duru'nun 1981 albümüne apayrı bir başlık açmak gerekir. Hak ettiği değeri görmüş müdür; tartışılır. Bu albümün de hikayesini bilmiyorum. Tamamen Batı, gerçek bir pop albümü ve bu manada Nükhet Duru'nun en iyisi, hatta bana göre Pop Müziğimizin en nitelikli albümü; üstüne tanımam. Arabesk kültürlerde şarkının hit olabilmesi ve herkes tarafından sevilmesi, iyi bir şarkı olarak kabul edilmesi için çoğunluğa hitap edebilmesi gerekir, bunun için de komalı nota dizilimiyle vurucu olması gerekir. Ama iyi bir müzik dinleyicisi iseniz, farklı kültürlerin ifadesi olan hoş seslere karşı da beyniniz açıktır. Mesela bizde Batı olan Caz, Klasik veya Opera gibi türlere karşı gelenekselizdir, bu tür müzikleri dinleyenler de pek anlaşılmak istenmez, hatta bu şarkıları dinleyenlerin keyif aldıklarına bile inanmayabilirler. Gelenekselcilere göre, Batı'dan keyif almak sadece bir özentililik olabilir ancak. Nükhet Duru'nun 1981 albümü Orient bir kültürde çok marjinal bir çabadır ve çok büyük cesaret isteyen bir risktir. Gerçi Nükhet Duru çıktığı ilk günden beri bu riskle varolmaya çalışan bir sanatçıdır. Onu farklı kılan da kolaya kaçmayıp, hit derdine düşmeyip, star olacaksa bile şahsına münhasır bir star olmak için yola çıkmıştır. Bunu aslında bütün albümlerinde çok rahat görebiliriz. Nükhet Duru'nun kitlelerin sanatçısı olmaması da bundandır(ayrıca buna rağmen kareas'ta yer alması da ekstra bir başarıdır); evrensel oluşu, sanat-müzik için müzik yapması, ne kadar kendini tatmin eden bir varoluş mücadelesi olsa da, aslında müziğimizi de sıradanlıktan kurtaran bir çabadır. Tamam, Nükhet Duru sözlere önem verip mesaj veren şarkıları söylemeyi seçmiştir ama bu sözlerin Cenk Taşkan gibi Batı tandanslı bestecilerin besteleriyle vücut bulması, Nükhet Duru'nun yaratmak istediği farkı evrensele taşımıştır. Tabiki de söz ve müzik'in biribirini layığıyla bulmasını üst seviyeye taşıyan Nükhet Duru'nun özel sesi ve ustaca yorumudur.

Bu albümün en büyük özelliği, artık Nükhet Duru'nun Mehmet Teoman'dan, Ali Kocatepe'den bağımsız, hatta hiçbir müzisyene bağlı kalmadan, ama işini layığıyla yapan her müzisyenle, her koşulda yükseklerde kanat çırpabileceğinin göstergesi oluşudur. Bu bir anlamda Nükhet Duru'nun ses ve yorumunun, ama içine sinmek koşuluyla her şarkıyı kült haline getirebilme gücündendir. Tabiki de bu dediğim göreceli bir durum olabilir ama Nükhet Duru'nun, müziğimizin en iyi yorumcusu olarak kabul edilmesi otoritelerin ortak görüşüyse, fazla söze gerek yoktur. Nükhet Duru bu albümde, bir şarkı sözü kendine ait olmak üzere 6 şarkı sözü yazarıyla çalışmıştır ve 3 şarkıyla Aytül Akal öne çıkmaktadır. Diğer şarkı sözlerine geçmeden önce Nükhet Duru'nun şarkı formuyla ilgili bir şey söylemek istiyorum. Nükhet Duru şarkılarını özel ve farklı kılan da budur. Şarkılar AB gibi giriş nakarat yerine ya ABC formuyla yazılmıştır, yani Nükhet Duru introsuz şarkıya girer ve başladığı forma geri dönmeden soluksuz şarkıyı bitirir veya sanki doğaçlama bir hikaye anlatır gibi söyler şarkılarını. Yani şarkılarının formu böyledir. Şarkılarının çok ezberlenememesi, hit haline gelmemesi veya diğer sanatçılar tarafından tercih edilmeme sebebi de bu olabilir. Bu formu özellikle Cenk Taşkan bestelerinde görürüz. Mesela ABC formunda bu albümde yer alan "Deli Diyorlar Bana" bu şekilde olup, muhteşem ötesi bir şarkıdır. Mesela "Kaldırımlar" şarkısında dramatik ve inandırıcı, sanki gerçek bir öykü anlatır bize Nükhet Duru. Bu albümdeki söz yazarlarından biri de, başka albümlerde de gördüğümüz Nükhet Duru'nun kendisidir. "Seninle" şarkısı Nükhet Duru'nun cesaretlendirmesiyle Onno Tunç'un besteciliğini de ön plana çıkartan bir şarkıdır. Bu albümdeki diğer söz yazarları, daha önce Nükhet Duru'nun çalışmak istemediği veya çalışmasının denk düşmediği Fikret Şeneş ve Ülkü Aker isimlerini de görmekteyiz. Diğer isimler ise Ayşe Irmak Manioğlu, Mehmet Teoman ve Alimoğlu'dur.

Albüm müzikal anlamda bestelerin tamamı Cenk Taşkan'a, düzenlemelerin ise Onno Tunç'a ait olmasıyla bana göre çok özel bir anlam taşıyor. Çünkü Batı manada en iyi bestecimiz Cenk Taşkan, en iyi düzenlemecimiz ise Onno Tunç'tur bana göre. Albüm, daha önce 45'lik plakta falan yer almayan sıfır şarkılardan oluşmasıyla daha bir önem ve anlam taşıyor. Eğer beyninizi alışılmışın dışında bir müzik yolculuğuna çıkarmak istiyorsanız, bu albümün kusursuz bir albüm olduğunu görebilirsiniz. Ben bu albümü sıkılmadan ardarda 10'larca defa dinlediğimi hatırlarım. Zaten birkaç dinlemeden sonra bağımlısı oluyorsunuz. Hareketli şarkılar, üzerine İngilizce söz yazılsa, tam bir yabancı formunda besteler. Slow şarkılar ise hepsi birer hit. Tabi hit diyince ne anladığınıza bağlı. Albüm, "Aldım Veda Mektubunu", "Seninle", "Gözlerin Bulutlu", "Hep O Kışı Hatırlarım" gibi bir daha yapılması söz konusu olmayacak olan gerçek bir hit niteliği taşıyan muhteşem ötesi slow şarkılar barındırmakta. "Deli Diyorlar Bana", bana göre Nükhet Duru'nun en iyi 10 şarkısı arasındadır. "Gözler" ve "Papatya Falı" ise gerçekten nadide dans şarkılarımızdandır; tabi kıymetini bilene! "Kaldırımlar" efsanesini zaten bilmeyen yoktur. "İstanbul İstanbul" da herkesin bildiği, İstanbul'un adeta tanıtım müziği olan bir şarkıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder